42 Yıllık Örtüler

1970 yılında  ilkokulu bitirdim. Büyüdün sen artık deyip sokakta oynamak için izin vermedi büyüklerim. Evde canım sıkılıyor. Annemle ablam habire çeyiz yapıyorlar ablama. Ben izliyorum. Yapabilirim gibi geliyor. Deniyorum. İşlemeyi başarıyorum.

Banada örtü alın işleyeyim dedim anneme. Yapabilirmisin? dedi. Yaparım dedim.

Kalın etamin aldı. Açık ve koyu mavi kalın ip aldı. Modeli takip ederek işledim kanaviçeyi.

Bir masa örtüsü, birde divan örtüsü işledim. O zamanlardan hatıra. Şimdi kullanamasamda saklıyorum.

 Divan örtüsünün her tarafı işlendiği için korkmuştum önce yapamam diye. Sonra zevkli geldi işledim.
42 yıllık anılar...

Bu Günüm

Bu gün oğlum direksiyon sınavına girdi. Kazanmış. Ben sabah kahvaltıdan sonra bulaşık yıkadım büyük tencereleri elimde yıkıyorum. Sonra resim atölyesine gittim. Geçen hafta başladığım tabloya devam ettim. Bu gün onu bitirdim yenisine başladım.

Hocamız diyorki bu tarz resime daha yatkınsın. Yeni başladığım tabloda bu tarzda. Kayıklı bir resim.
Akşam yemeğinden sonra film seyrettim." Başka Bir Kadın" Başrollerini Juliette Binoche ve Mathieu Kassovitz’in paylaştığı film, sinemaya oyuncu olarak adım atan Sylvie Testud’un ilk yönetmenlik denemesi.

 
  JetFilmizle.COm dan seyrettim.
Filmde bir sabah uyanan kadın kendini 15 yıl sonrada bulur. Bende 15 yıl öncesini düşündüm. Oğlan üç yaşında idi. Küçücüktü. Şimdi boyumu aşıyor iriyarı. Birden öyle karşımda görsem korkardım herhalde. Kızımı arardım herhalde, okulları bitirip çalışmaya başladı. Büyümelerini kaçırmış olmak üzerdi beni. Bilgisayar yoktu, Bloglar, facebook, cep telefonu yoktu. Resim kursumda yoktu. 15 yıl önceden şimdiye uyansam herhalde çok şaşırırdım. Adapte olamazdım.Ölmez sağ kalırsak 15 yıl sonramız nasıl olur acaba?

HAYATIMIZDA

KURAL 1: "Karşına çıkan kişiler her kimse, doğru kişilerdir. Bunun anlamı şudur, hayatımızda kimse tesadüfen karşımıza çıkmaz. Karşımıza çıkan, etrafımızda olan herkesin bir nedeni vardır, ya bizi bir yere götürürler ya da bize bir şey öğretirler.

KURAL 2: "Yaşanmış olan her ne ise, sadece yaşanabilecek olandır. Hiç bir şey, hem de hiç bir şey yaşadığımız şeyi değiştiremezdi. Yaşadığımızın içindeki en önemsiz saydığımız ayrıntıyı bile değiştiremeyiz. 'Şöyle yapsaydım, böyle olacaktı' gibi bir cümle yoktur. Hayır, ne yaşandıysa, yaşanması gereken, yaşanabilecek olandır, dersimizi alalım ve ilerleyelim diye. Her ne kadar zihnimiz ve egomuz bunu kabul etmek istemese de, hayatımızda karşılaştığımız her olay, mükemmeldir."

KURAL 3: " İçinde başlangıç yapılan her an, doğru andır. Her şey doğru anda başlar, ne erken ne geç. Hayatımızda yeni bir şeyler olmasına hazırsak, o da başlamaya hazırdır.

KURAL 4: "Bitmiş olan bir şey bitmiştir. Bu kadar basittir. Hayatımızda bir şey sona ererse, bu bizim gelişimimize hizmet eder. Bu yüzden serbest bırakmak, gitmesine izin vermek ve elde etmiş olduğun bu tecrübeyle ileriye doğru bakmak daha iyidir."
ALINTI

Sevginin Günü

                                                         Sevgililer gününüz kutlu olsun.

Bu gün okulda nöbetçi idim. Akşam yemekte bir farklılık yapayım dedim.Kolay yola kaçtım. Milföy hamurlarına kalp şekli verdim, pişirdim. Birde kek yaptım, kalp şeklinde kesip puding ve çukulata sosu ile arasını ve üstünü kapladım. Eşim sevgililer günü için ekonomik sebepler buluyor. Ekonomi hareketlensin diye uydurulmuş bir şey diyor. Böyle bir gün varsa görmeden geçemiyeceğim. Sevgimin ifadesini küçücük de olsa belli edeceğim. Ve eşimde mutlu oldu farklılıktan dolayı.

Şubat Tatili 2013

Yarıyıl tatilinde yine İzmir'e gittim. Daha cuma günden annem 'ne duruyon hadi gel' dedi. Kardeşimle Ankara'da buluşup gittik.
  Annem börekleri döktürmüş yine. Ispanaklı tavaböreği ve tepsi böreği.
Ertesi gün ablama gittik. Eniştem hastalanmıştı ona geçmiş olsun deyip ablamıda alıp annemlere geldik.

Ablamda yemekleri döktürmüş. Yemekte fırında tavuk, pilav aklımda kalmış Yukardaki resimdede milföy hamurundan denemeler çayın yanında iyi gitti.

 Rahat gezebilmek için araba kiraladık. Kaynaklardaki gölete gittik. Göletteki kazlar biz nereye gittiysek peşimizden geldi. Meğer atılan ekmek kırıntılarına alışıklarmış.

                                    Yine akrabaların gözleme evine gittik. Börekler nefisti.

                                                                 Gölette kahve keyfi

                                          Gözlemecide ısırgan otlu börek iyiydi.

                     İnciraltındaki Ege savaş gemisini gezmek için sıra bekledik.

                   Geminin içi yaşamak için daracıktı.Askerler bu delikten aşağı inip yataklarına gidiyorlarmış.

   Yandaki denizaltı daha dar ve dik merdivenli olduğu için istekli olanları gezdirdiler.

                      Binsekizyüzellili yıllarda yapılan gemi emekli edilmiş. Müze gemi olmuş.

              Ertesi gün kızımın isteği üzerine Karşıyakaya gittik. Yolda canlı manken gördük.

                         Kızım ve kardeşim yürüyerek İzmiri turladılar. İyi yürüyüş arkadaşı oldular.

                                                Ablamla ben oturmayı tercih ettik.

                        Çocukluğumun komşusu Cevriye teyzenin kızı Cemile ablayada gittik.

       Yine çocukluğumun komşusu Ayten ablayla karşılaşmak çok heyecanlandırdı beni.
Abimin oğlu ve torunu ilede görüştük. Ablamın oğullarının ikramı dönerlerini yedik.
 Kardeşim ve kızım dönünce ablamla annemin evini temizledik. Ve döndük yuvamıza.